Bitcoin, 23 Kasım’dan beri 16.500 dolara yakın seyrediyor. Hatta BTC, yatırımcıların kripto para kredi ve alım satım şirketi Genesis Global’in borçlarında temerrüde düşeceğinden endişe etmesiyle 15.500 dolara kadar geriledi. Genesis, 16 Kasım’da kredi işindeki nakde dönüşüm ve yeni kredi oluşturma süreçlerini geçici olarak askıya alacağını duyurmuştu.
Piyasalarda kargaşaya yol açan bu duyurunun ardından, şirket 22 Kasım’da bir açıklama daha yaparak “hemen” iflas edebileceği yönündeki söylentileri reddetti. Öte yandan şirket, para bulma konusunda sıkıntı yaşadığını da kabul etti. Daha da önemlisi, Genesis’in çatı şirketi Digital Currency Group (DCG), geçtiğimiz günlerde rezervinde 633.360 BTC bulunduğu doğrulanan Grayscale Bitcoin Trust’ı yöneten Grayscale’in de sahibidir.
FTX ve Alameda Research’ün çökmesiyle doğan bulaşma riski de piyasaları negatif yönde baskılamayı sürdürüyor. Fakat sektör, şeffaflığı iyileştirmek ve iflas riskini azaltmak için tam gaz çalışıyor. Örneğin kripto türev borsası Bybit, 24 Kasım’da mali veya operasyonel zorluklarla boğuşan piyasa yapıcılar ve yüksek sıklıkta alım satım yapan trader’lara yardımcı olmak amacıyla 100 milyon dolarlık fon başlattı.
Binance ise 25 Kasım’da Bitcoin yatırma işlemleri için Merkle Ağacı destekli fon ispatı yayınladı. Borsa, kullanıcıların bu mekanizma ile nasıl rezervleri doğrulayabileceklerine de açıklık getirdi. Merkezi kuruluşların yatırımcı güvenini kazanmak için şeffaflık ve sigorta mekanizmalarını benimsemeleri gerektiğine hiç şüphe yok.
Profesyonel yatırımcıların bu haberleri nasıl özümsediklerini tam olarak anlamak için ilk önce Bitcoin türev piyasası analiz edilmeli.
Vadeli fiyat farkı iyileşse de yükseliş eğilimi yok
Sabit aylık vadeli sözleşmeleri, genellikle spot piyasalardan bir miktar yukarıdan işlem görüyor. Çünkü satıcılar ödemeyi daha uzun süre durdurmak için daha fazla para talep ediyor. Teknik adı contango olan bu durum, kripto varlıklara özgü bir durum değil.
Sağlıklı piyasalarda vadeli işlemler, yıllık yüzde 4-8 yüksek fiyattan işlem görür. Bu da riski ve sermaye giderini tazmin etmede çoğunlukla yeterli oluyor. Tam aksine düşüş beklentisinin ağırlıklı olduğu durumlarda ise vadeli fiyatları spot fiyatın altına geriliyor.
Yukarıdaki verilere göz atıldığında, türev piyasasında 9 Kasım’dan itibaren beklentinin düşüşe kaydığı görülebiliyor. Yine de 21 Kasım’da 15.500 dolar seviyesinin görülmesi, vadeli piyasalarına göre kaldıraçlı kısa pozisyon açmaya yönelik talepte artışa yol açmadı.
Opsiyon piyasaları düşüş beklentisini doğruluyor
Bitcoin’in 15.500 dolar desteğini bir kez daha test edip etmeyeceğini anlamak isteyen yatırımcılar, opsiyon piyasası verilerini analiz etmeli. Benzer alım ve satım opsiyonlarını karşılaştıran yüzde 25 delta eğrisi göstergesi, aşağı yönde koruma amaçlı kullanılan satış opsiyonlarının fiyatı alım opsiyonlarından yüksek olduğunda pozitife dönüyor.
Özetlemek gerekirse, eğri göstergesi yatırımcılar Bitcoin fiyatının çakılmasından korktuğunda yüzde 10’un üzerine çıkıyor. Genel olarak heyecanın arttığı durumlarda ise eğri yüzde -10’u görüyor.
Yukarıda da görüldüğü gibi, eğri 9 Kasım’dan beri yüzde 10’un üzerinde seyrediyor. Yani yatırımcılar beklenmedik fiyat çakılmalarını fiyatlandırıyorlar ve korku içindeler.
Hem Bitcoin vadeli hem de opsiyon piyasalarının düşüş beklediği dikkate alınırsa, 15.500 dolar testinin piyasada ciddi likidasyonlara yol açacağını düşünmek için bir sebep yok. Hatta vadeli piyasası verileri, şu anki seviyelerden kaldıraçlı kısa pozisyon açmaya da talep olmadığını gösteriyor.
Öte yandan, 18.000 dolara sürpriz bir yükseliş daha fazla kargaşaya yol açabilir. Fakat şimdilik kontrol ayılarda gibi gözüküyor.